İçeriğe geç

HAZIR GİYİM VE TEKSTİLDE TEKNOLOJİ

Dünyamızda yüzlerce sektör vardır. Bu sektörleri insanoğlunun ihtiyacına göre sıraladığımızda tekstil ve hazır giyim sektörü; tarım, hayvancılık, sağlık ve konuttan sonra dördüncü sırayı almaktadır.

Örtünme insanların zaruri ihtiyacıdır. Örtünmenin tarihçesi insanların varoluşuyla başlar. Önceleri hava muhalefetine karşı korunmak amacıyla uygulanan örtünme,günümüze kadar  birçok değişikliklere uğramıştır.Zaman  içinde örtünme kişilerin tarzında,kişiliğinde,cinsiyetinde belirleyici rol üstlenmiştir; insanoğlunun vazgeçilmez bir parçası haline gelmiştir.

Günümüzde tekstil ve hazır giyimi diğer sektörlerle kıyasladığımızda çok şanslı bir konumda görmekteyiz, Modaya ve yeniliğe çok açık olması, sürekli değişmesi; bu değişimle beraber pazarını oluşturması sektörü güçlü kılmakta dır. Bu bağlamda tekstil ve hazır giyimin “PAZARINI OLUŞTURDUKÇA GÜÇLENEN” sektörler arasında önde gelen sektörler içinde olduğunu söyleyebiliriz.

Hazır giyimin ana hammaddesi tekstildir. Tekstili harekete geçiren, ateşleyen ise hazır giyimdir. Hazır giyim, tekstilin nihai sektörüdür. Günümüzde hazır giyim tüketicinin istek ve talebine göre renklense ve şekillense de, bilinçli tüketici formda, kupta, renkte, çizgilerde aramış olduğu özellikler kadar;en az kumaşta da birtakım özellikler aramaktadır.Kumaşta renk,tuşe,döküm ve kalite gibi özellikler bilinçli tüketicinin tercihleri arasındadır.Kısaca,TEKSTİL VE HAZIR GİYİM BİR BÜTÜNDÜR,BİRBİRİNDEN AYRILMAZ İKİ PARÇADIR.

Görüyoruz ki, bu kadar önemli olan tekstil ve hazır giyim sektörünün dünya ekonomisindeki payı oldukça büyüktür. Bu payı güçlü kılan en büyük sebep ise, moda akımının etkin olmasıdır.Yani eskimeden,yırtılmadan yenilerinin alınmasıdır.Demek ki ÜRÜNÜ ÜRÜNLE ESKİTİYORUZ.İnsanlar güzel giyinmekten ötürü mutlu olurlar.Mutlu insan hiç kuşkusuz üretken olur,yaratıcı olur.Demek ki bu sektör insanları üretici ve yaratıcı kılmaktadır.

Ayrıca dünya nüfusunun her gün artması ve gençlerin giyime olan doyumsuzluğu sektörü şanslı kılan en büyük faktörlerin başında gelmektedir. Bu durum talebi de arttırmaktadır.

Tekstil sektörü hazır giyim dışında da birçok sektöre girmiştir. Bu durum tekstili daha da kuvvetlendirmiştir. Ev tekstili, mobilya, otomotiv, ayakkabı gibi birçok sektöre de tekstil girmiştir.

Artık gelişen ve değişen dünyada bütün sektörler teknik ve teknolojiden yararlanmaktadır. Tekstil sektörü ise diğer sektörlere göre bu nimetlerden daha fazla yararlanmaktadır. Tekstilde kapitalin yoğun olması teknolojiden yararlanmanın önemini daha da arttırmaktadır. Dolayısıyla tekstil sektörü süratle büyük bir değişim içindedir. Hayal edilenler büyük bir süratle hayata geçmektedir. Dolayısıyla bu durum tekstil sektörünü güçlü kılmaktadır. Sektörün güçlenmesiyle hazır giyim sektörü de güçlenmektedir.

Teknoloji tekstilde kaliteyi  yükseltti, verimi arttırdı ve bazı ürünlerde fiyatı da indirdi. Eskiden tekstil günümüzdeki kadar moda ağırlıklı değildi. Teknik ve teknoloji  tekstil de büyük bir moda akımını da başlatmıştır. Bu bağlamda üretim de artmıştır.

Tekstil sektörü, hala gelişmiş ülkelerde emeğin değil, kapitalin yoğun olması nedeniyle hayatiyetini sürdürmektedir. Çünkü üretimin büyük bölümlerinde insan emeğinin yerini robotlar almıştır. Gelişmiş ülkelerde emeğin pahalı olması nedeniyle teknolojinin en son makinaları tercih edilmektedir.

Teknolojinin bütün nimetlerinden yararlanamayan az gelişmiş veya gelişmemiş ülkelerde ise ”EMEK” en önemli faktördür. Bu ülkelerdeki emeğin gücü, ekonomide büyük istihdam yaratılmasıyla bu sektörü daha da güçlü kılmaktadır. Kısaca TEKSTİL VE HAZIR GİYİM DÜNYANIN BÜTÜN ÜLKELERİNDE EN GÜÇLÜ SEKTÖRÜ DURUMUNDA DIR  diyebiliriz.

Ülkemizin tekstil ve hazır giyiminin de geleceği parlaktır ve uzun yıllar ihracatta “LOKOMOTİF SEKTÖR” olmaya devam edecektir. Sektörün her geçen gün daha da güçlenmesinin temelinde, AŞAĞIDAKİ FAKTÖRLERİ SIRALAYABİLİRİZ:

1.Öncelikle tekstil ve hazır giyim sektörünün altyapısında en büyük dinamizmi ”Sümerbank” sağlamıştır. Sümerbank ta yetişen nitelikli insanlar bugünkü tekstil ve hazır giyimin en önemli yapı taşlarını oluşturmuştur. Ayrıca sektöre nitelikli ve kalifiye eleman yetiştiren kurum ve kuruluşların her geçen gün artması, makine ve teçhizatlarımızın teknolojiye uygun olarak yenilenmesi, bir pamuk ülkesi olmamız ve Avrupa ‘ya olan yakınlığımız ve diğer önemli unsurlar.

2.Usta çırak ilişkileriyle sektör büyük ölçüde ilerle di hâla bu şekilde ilerlemeye devam etmektedir. Bu yöntem yaparak öğrenilen bir ekoldür ve bu ekol her sektörde vardır, var olmaya devam edecektir.

3.Genç neslin bu mesleğe olan ilgisi Türk Halkı olarak tekstil ve hazır giyime büyük bir meylimiz var. Örneğin; Anadolu kültürümüzde genç kızlarımızın büyük bir kısmının dikiş ve nakış bilmesi ve bunun devamında genç  kızlarımızın ”Kız Meslek Liseleri”nde kendini geliştirmesi, tekstil ve hazır giyime millet olarak yatkın olduğumuzu göstermektedir.Kız Meslek Liselerinin sektöre büyük katkıları olmuştur.Bu katkı hala devam etmektedir.

4.Üretimin artması

5.Her geçen gün rekabet gücümüzün artması

6.İç pazardaki doyumsuzluk

7.İç pazardaki tüketicimizin bilinçlenmesi

8.Türk firmalarının markalaşmaya doğru ilerlemesi

9.Yurtdışına ihracat yaptığımız ülkelerdeki tüketicinin, Türk ürününe olan güveni

10.Ülkemizde yan sanayilerin büyük ilerleme kaydetmesi ve gelişmesi

11.Pazar payının her geçen gün genişlemesi

12.İthalatçılarımızla karşılıklı bir güven ortamının oluşması

Tekstil ve hazır giyim üretiminde başarılı olduğumuz aşikârdır. Fakat üretimdeki başarımız kadar pazarlama alanında ne yazık ki istenilen noktada değiliz. Globalleşen dünyamızda pazarlama en az üretim kadar önemlidir. Dolayısıyla pazarlama dünyada başlı başına bir sanayi olmuştur. Pazarı olmayan ve pazarı oluşmayan bir malın üretimine girmenin sonu zarardır.”ÖNCE PAZAR ARAŞTIRMASI SONRA ÜRETİM” felsefesini hiç bir zaman unutmamak gerekir.

Günümüzde artık şirketler üretim şirketleriyle pazarlama şirketlerini aynı çatı altında oluşturmalıdırlar. Toplum olarak üretimde müteşebbis yetiştiriyoruz ancak, pazarlama alanında müteşebbis yetiştiremiyoruz. Yakın gelecekte sektör olarak pazarlamada zorlanacağımız için,şartlar bu konuda “MÜTEŞEBBİS RUHU” nun oluşmasına neden olacaktır.

Bir ülkede üretim olmadan tabii ki ihracat olmaz ve yalnızca üretimle de ihracat artmaz. Bunun dışında bir takım katmanlar da vardır: Katma değeri yüksek ürün satmak, markalaşmak, pazar ağının genişletilmesi ihracatın artmasında vazgeçilmez faktörlerdir.

SONUÇ OLARAK: İHRACATIN ARTMASI ÜRETİMİ ARTTIRMAKLA BERABER, PAZAR AĞIMIZIN GENİŞLETİLMESİYLE DOĞRU ORANTILIDIR.

 

İstanbul 2017

VEYSİ BALİN

Yukarıdaki metinden noterler kanunun doksanıncı maddesine göre alıntı yapılamaz
hiçbir yerde kullanılamaz, hakları saklıdır.

Tarih:İlgili YazılarYazılar
Sitede yazılan tüm yazıların hakkı saklıdır.